Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 11. Uluslararası Avrasya Demiryolu, Hafif Raylı Sistemler, Altyapı ve Lojistik Fuarı, Eurasia Rail 2025'in kapanış töreninde önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Uraloğlu, Türkiye'nin demiryolu altyapısına yaptığı yatırımlar ve sektörün geleceğine dair vizyonunu paylaştı.

Son 23 yılda demiryollarına yaklaşık 64 milyar dolarlık yatırım yapıldığını vurgulayan Bakan, bu yatırımların Türkiye'yi uluslararası yük ve yolcu taşımacılığında vazgeçilmez bir aktör haline getirdiğini belirtti. Bu kapsamlı yatırımlar sonucunda, 2002 yılında 11 bin kilometre olan demiryolu ağı, yaklaşık 3 bin kilometrelik yeni hat eklenmesiyle 14 bin kilometreye ulaştı. Yeni hatların 2 bin 251 kilometresinin yüksek hızlı tren (YHT) ve hızlı tren hatlarından oluştuğu da Bakan tarafından vurgulandı.

Bakan Uraloğlu, konuşmasında demiryolunun sadece bir ulaşım aracı değil, ekonomik kalkınma, sürdürülebilirlik ve küresel entegrasyonun temel taşlarından biri olduğunu belirtti. Demiryolunun küresel ticarette stratejik bir rol oynayarak ülkeler arası mal ve hizmet akışını hızlandırdığını ve ekonomik büyümeyi desteklediğini ifade etti. Çin-Avrupa Demiryolu Ekspres Trenleri, Trans-Sibirya Demiryolu ve Etiyopya-Cibuti Demiryolu projelerini örnek göstererek, demiryolunun küresel ticaretteki etkisini vurguladı. Özellikle Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu hattı ve Marmaray gibi projelerin Türkiye'yi Demir İpek Yolu'nun kalbi haline getirdiğini dile getirdi.

Türkiye'nin Orta Koridor'da stratejik bir konuma sahip olduğunu ve Asya ile Avrupa arasındaki doğu-batı koridorunda doğal bir köprü görevi gördüğünü belirten Bakan, ülkenin aynı zamanda Kafkaslardan Afrika'ya uzanan kuzey-güney koridorlarının da tam ortasında yer aldığını ve uluslararası ticaretin merkezinde bulunduğunu söyledi. Türkiye'nin 4 saatlik uçuş mesafesinde yaklaşık 1,5 milyar insanın yaşadığı ve 51,2 trilyon dolar Gayri Safi Milli Hasıla'ya sahip 67 ülkenin merkezinde yer aldığını da sözlerine ekledi.

Bakan, Kalkınma Yolu Projesi ve Zengezur Koridoru gibi alternatif uluslararası koridor projeleriyle Türkiye'nin ekonomik ve jeopolitik statüsünü daha da güçlendirmeyi hedeflediklerini belirtti. Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı'nın Asya ve Avrupa arasında demiryolu yük taşımacılığında yeni bir çağ başlattığını ve bu hat ile Çin'den Türkiye'ye ulaşan yüklerin Marmaray ile entegreli olarak Avrupa'ya ulaştırıldığını açıkladı.

Uraloğlu, Eurasia Rail 2025 fuarının Türkiye'nin küresel vizyonunun bir yansıması olduğunu vurgulayarak, sektörün geleceğine dair hedeflerini paylaştı. Avrupa Demiryolu Endüstrileri Birliği'nin (UNIFE) 2024 yılındaki Dünya Raylı Sistem Pazarı çalışmasına göre, küresel raylı sistem tedarik pazarının 2024'ten 2029'a kadar yıllık ortalama yüzde 3 oranında büyüyeceğinin ve bu dönemin sonunda yıllık ortalama pazar büyüklüğünün 241 milyar avroya ulaşmasının beklendiğini belirtti.

Türkiye'nin 2002 yılından bu yana uluslararası standartlarda yeni nesil lokomotifler, tren setleri, vagonlar ve diğer demiryolu ekipmanlarını yerli ve milli imkanlarla ürettiğini belirten Bakan, 2023 yılında saatte 160 kilometre hıza sahip ilk milli elektrikli tren setlerini hizmete aldıklarını ve 2026-2028 yılları arasında saatte 225 kilometre hıza sahip toplam 14 set üretmeyi planladıklarını açıkladı. TÜRASAŞ'ın Orta Doğu'nun en büyük raylı araç üreticisi haline geldiğini ve 2024 yılında yaklaşık 10 milyar liralık satış gerçekleştirdiğini de sözlerine ekledi.

Son olarak, Bakan Uraloğlu, demiryolu sektörüne gelecek ay 500 milyon liralık bir destek programı açıklayacaklarını duyurdu. Bu programın, sektörün gelişmesine ve yenilikçi projelerin hayata geçirilmesine katkı sağlamasını hedeflediğini belirtti.