A1 Capital: BIST100 Endeksi, haftanın son işlem gününe 9280 seviyesinden başladı

A1 Capital'in değerlendirmesinde, BIST100 Endeks, geçen haftanın son işlem gününe 1,50 puan artışla 9280 seviyesinden başladığı belirtildi. Gün sonunda da yüzde 1,20 değer kazanımı ile 9390 seviyesinden kapanış gerçekleştirdiğinin aktarıldığı değerlendirmede şunlar kaydedildi:

"Endekste, gün içinde 9231-9421 bandında hareket gözlendi.

"Borsa İstanbul, 106,8 Milyar TL işlem hacmi ile günü noktaladı. 88 şirket günü pozitif olarak sonlandırırken, 12 şirket negatif olarak kapattı.

"En çok artan sektör endeksi; “İnşaat, Ulaştırma ve İletişim”, en çok düşen sektör endeksi ise; “Finansal Kiralama-Faktoring, Teknoloji ve Menkul Kıymet Yatırım Ortaklığı” oldu.

"Endekse puan bazında en yüksek pozitif etki; Türk Havayolları, Pegasus ve Tav Havalimanları hisselerinden, en yüksek negatif etki ise Aselsan, Bim Mağazaları ve Tüpraş hisselerinden geldi.

"Önceki günkü yükselişin ardından yatay başlayan endeks, öğle saatlerinde tepki alımlarının etkisini sürdürmesiyle günün en yüksek seviyesi 9421 seviyesini test etti. Bu seviyeyi test etmesinin ardından hafif zayıflamalar görülse de günün en yüksek seviyesine yakın tamamladı. Art arda iki işlem günündeki yükselişin etkisiyle endekste 22 günlük ortalamasının üzerine yerleşmesiyle beraber 50 günlük ortalamasına da yaklaştığını gözlemliyoruz.

"Günlük grafiğinde teknik göstergelerini incelediğimizde indikatörlerin genelinde pozitif yön hakim olmakla olumlu görünüme ek olarak orta vadeli MACD’de AL sinyalini koruyor.

"Ayrıca, küreselde gerginliklerin azalması ve ABD-Çin görüşmelerinin olumlu geçmesi üzerine buna paralel olarak hafta başında yeni güne tepki alımları ile başlamasını beklediğimiz endekste 9420 seviyesinin üzerine yerleşmesiyle birlikte tekrar 9660 seviyesine doğru güç kazanımının devamını bekleyebiliriz.

"Olası güç kayıplarının oluşması durumunda 9250 seviyesinin üzerinde tutunması durumunda mevcut pozisyonlar korunabilir. Bu seviyenin altına geçildiğinde satış baskısı artabilir."

Hibya Haber Ajansı

Follow Us

Bu haber, Türkiye'de çeşitli zaman dilimlerinde (aylık, üç aylık, altı aylık ve yıllık) farklı yatırım araçlarının reel getirilerini karşılaştıran bir analizi sunmaktadır.  Analiz, hem Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) hem de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) kullanılarak enflasyonun etkisi dikkate alınarak yapılmıştır.

Haber başlığına bakıldığında, her zaman diliminde altın yatırımlarının en yüksek reel getiriyi sağladığı vurgulanmaktadır.  Özellikle yıllık bazda, Yİ-ÜFE bazında %31,17 ve TÜFE bazında %16,55 gibi yüksek reel getiri oranları elde edildiği belirtilmektedir. Diğer yatırım araçları (Euro, mevduat faizi, Amerikan Doları, Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) ve BIST 100 endeksi) ise hem Yİ-ÜFE hem de TÜFE bazında genellikle reel kayıp yaşamış veya altın yatırımına göre çok daha düşük getiri sağlamıştır.  Haber ayrıca grafikler kullanarak bu verileri görsel olarak desteklemektedir.
**Türk Un ve Buğdayı İçin Adil Rekabet Talebi: Sektör Çığlık Çığlığa!**

Türkiye'nin buğday ve un sektörü, uluslararası rekabette hayati tehditlerle karşı karşıya. Sektör temsilcileri, Türk ürünlerinin rekabet gücünü korumak için acil düzenlemeler talep ediyor.  Habur Sınır Kapısı'ndan transit geçen buğday için ton başına en az 80 dolar ücret alınmasını öngören bir düzenleme, sektörün en önemli talebi.  Şu anki durum, yıllık 15-16 milyar dolarlık ticaret hacmiyle bölge ekonomisinin can damarı olan Habur'da, transit buğdaydan ücret alınmaması nedeniyle Türk üreticilerini büyük zorluklarla karşı karşıya bırakıyor.  Sektör, sistemli engellerin kaldırılması halinde ihracatın 20 milyar doları aşabileceğine inanıyor.

Sorunun bir diğer boyutu ise Kuzey Irak'ta.  Kuzey Irak, buğdayı sıfır gümrük vergisiyle ithal ederken, Türk ununa ton başına 127,5 dolar ek maliyet uygulanıyor. Bu durum, Türk ununun rekabet gücünü tamamen ortadan kaldırıyor ve Irak Hükümeti'nin vergisiz un ithalatı Türk ürünlerinin pazar payını hızla düşürüyor.  Sonuç olarak, özellikle Mardin'de 50'ye yakın un fabrikası kapanmış ve binlerce kişi işsiz kalmış durumda.

Sektörün çözüm önerileri arasında Kalkınma Yolu Projesi'nin hızlandırılması, yeni ticaret kapılarının açılması, Irak ve Kuzey Irak ile ticari anlaşmazlıkların çözümü için diplomatik adımların atılması ve Türk ürünlerine uygulanan ek maliyetlerin kaldırılması yer alıyor. Transit buğdaydan alınacak ücretlerle maliyet eşitliği sağlanmasının, Türk üreticilerinin uluslararası pazarda güçleneceği vurgulanıyor.  Nusaybin Sınır Kapısı'nın Şara Hükümeti'ne devriyle Musul'a yeni bir güzergah açılması planlansa da, Irak merkezi hükümeti ile Kuzey Irak yönetimi arasındaki anlaşmazlıklar bu girişimi engelliyor ve Türkiye'nin ticari çıkarlarına zarar veriyor.

**Türk Un ve Buğdayı İçin Adil Rekabet Talebi: Sektör Çığlık Çığlığa!** Türkiye'nin buğday ve un sektörü, uluslararası rekabette hayati tehditlerle karşı karşıya. Sektör temsilcileri, Türk ürünlerinin rekabet gücünü korumak için acil düzenlemeler talep ediyor. Habur Sınır Kapısı'ndan transit geçen buğday için ton başına en az 80 dolar ücret alınmasını öngören bir düzenleme, sektörün en önemli talebi. Şu anki durum, yıllık 15-16 milyar dolarlık ticaret hacmiyle bölge ekonomisinin can damarı olan Habur'da, transit buğdaydan ücret alınmaması nedeniyle Türk üreticilerini büyük zorluklarla karşı karşıya bırakıyor. Sektör, sistemli engellerin kaldırılması halinde ihracatın 20 milyar doları aşabileceğine inanıyor. Sorunun bir diğer boyutu ise Kuzey Irak'ta. Kuzey Irak, buğdayı sıfır gümrük vergisiyle ithal ederken, Türk ununa ton başına 127,5 dolar ek maliyet uygulanıyor. Bu durum, Türk ununun rekabet gücünü tamamen ortadan kaldırıyor ve Irak Hükümeti'nin vergisiz un ithalatı Türk ürünlerinin pazar payını hızla düşürüyor. Sonuç olarak, özellikle Mardin'de 50'ye yakın un fabrikası kapanmış ve binlerce kişi işsiz kalmış durumda. Sektörün çözüm önerileri arasında Kalkınma Yolu Projesi'nin hızlandırılması, yeni ticaret kapılarının açılması, Irak ve Kuzey Irak ile ticari anlaşmazlıkların çözümü için diplomatik adımların atılması ve Türk ürünlerine uygulanan ek maliyetlerin kaldırılması yer alıyor. Transit buğdaydan alınacak ücretlerle maliyet eşitliği sağlanmasının, Türk üreticilerinin uluslararası pazarda güçleneceği vurgulanıyor. Nusaybin Sınır Kapısı'nın Şara Hükümeti'ne devriyle Musul'a yeni bir güzergah açılması planlansa da, Irak merkezi hükümeti ile Kuzey Irak yönetimi arasındaki anlaşmazlıklar bu girişimi engelliyor ve Türkiye'nin ticari çıkarlarına zarar veriyor.

Habur Sınır Kapısı'ndaki transit buğdaydan alınmayan ücretler, Türkiye'nin yıllık 15-16...

Haber metnine göre, Türkiye'nin sanayi üretimi hem aylık hem de yıllık bazda artış gösteriyor.

**Yıllık Artış:**

* **Madencilik ve Taş Ocakçılığı:** 2025 Mart ayı, 2024 Mart ayına göre %4.9 artış gösterdi.
* **İmalat Sanayi:** 2025 Mart ayı, 2024 Mart ayına göre %2.0 artış gösterdi.
* **Elektrik, Gaz, Buhar ve İklimlendirme Üretimi ve Dağıtımı:** 2025 Mart ayı, 2024 Mart ayına göre %6.1 artış gösterdi.

**Aylık Artış:**

* **Madencilik ve Taş Ocakçılığı:** 2025 Mart ayı, 2025 Şubat ayına göre %8.2 artış gösterdi.
* **İmalat Sanayi:** 2025 Mart ayı, 2025 Şubat ayına göre %3.7 artış gösterdi.
* **Elektrik, Gaz, Buhar ve İklimlendirme Üretimi ve Dağıtımı:** 2025 Mart ayı, 2025 Şubat ayına göre %3.5 *azalış* gösterdi.

Genel olarak, sanayi üretimi 2025 Mart ayında aylık bazda %3.4 artış kaydetmiştir.  Ancak, sektörler arasında farklılıklar olduğu dikkat çekmektedir.  Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme sektörü aylık bazda azalma gösterirken, diğer sektörler artış göstermiştir.
İstanbul, Uluslararası Asansör İstanbul Fuarı'na ev sahipliği yapıyor.  19. kez düzenlenen fuar, 15-16 Mayıs tarihlerinde TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleşecek.  Fuar, sismik asansör teknolojileri başta olmak üzere, daha güvenli, hızlı ve akıllı asansörleri sergileyecek.  15 Mayıs'ta