Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin (EKMİB), İspanya’da düzenlenen 42. Uluslararası Kuru ve Kabuklu Meyveler Kongresi’nde (INC) “Aflatoksinli Kuru İncirlerin Sürdürülebilir Yönetimi Projesi” ile “Sürdürülebilirlik Ödülü”nü kazanması Türk tarım sektörü için büyük bir başarı anlamına geliyor. ABD, İspanya, Avusturya ve Çin’in de aralarında bulunduğu sekiz ülkenin yarıştığı ödülde, Türkiye'nin gıda güvenliği konusundaki kapsamlı yaklaşımı, INC tarafından küresel ölçekte model olarak değerlendirildi. Sürdürülebilirlik ve Gıda Güvenliği alanlarında gösterilen bu başarı, Türkiye'nin dünya kuru incir üretimindeki liderliğini pekiştiriyor.

İZMİR (İGFA) - EKMİB Başkanı Mehmet Ali Işık, Türkiye'nin dünya kuru incir üretimi ve ihracatında açık ara lider olduğunu, dünya kuru incir üretim ve ihracatının yüzde 60'ından fazlasını gerçekleştirdiğini vurguladı. Aynı zamanda Ege İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik ve Organik Ürünler Koordinatörü olan Işık, Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere ABD, Çin ve Japonya gibi birçok ülkeden büyük talep aldıklarını belirtti. 2024-2025 sezonunda 100’ü aşkın ülkeye 63 bin ton kuru incir ihraç edilerek 337 milyon dolar döviz geliri sağlandığına dikkat çeken Işık, bu başarının, kalite standartlarını yükseltme ve sürdürülebilirlik hedeflerini gerçekleştirme yönündeki çalışmaların bir sonucu olduğunu ifade etti. Kuru incir ihracatı rakamları, sektörün büyüklüğünü ve önemini ortaya koyuyor.

2024-2025 SEZONUNDA BİN 500 TON ÜRÜN PAZARA GİRMEDEN ENERJİYE DÖNÜŞTÜRÜLECEK

Başkan Işık, aflatoksinli kuru incirlerin bertaraf edilmesi için hayata geçirilen projenin detaylarını paylaştı. 2024-2025 sezonunda bin 500 ton kontamine ürünün pazara girmeden toplanarak yenilenebilir enerjiye dönüştürüleceğini açıklayan Işık, bu sayede hem insan sağlığının korunacağını hem de çevre kirliliğinin önleneceğini belirtti. Aflatoksin sorununun çözümüne yönelik bu kapsamlı yaklaşım, Sürdürülebilir tarım uygulamalarına örnek teşkil ediyor. Projenin yenilikçilik, pazar etkisi, sürdürülebilirlik katkısı ve ilham vericilik kriterleri açısından değerlendirildiğini ve ödülü hak ettiğini vurguladı. Bu proje sadece ihracat pazarlarını değil, iç pazarı da güvence altına almayı amaçlıyor.

TÜRK GIDA KODEKSİ’NE UYGUN OLMAYAN KURU İNCİRİN YURDA GİRİŞİNE İZİN VERİLMİYOR

Işık, iklim değişikliği ve çevresel koşullar nedeniyle geçen yıl aflatoksin ve okratoksin varlığında önemli bir artış yaşandığını, ancak Türk Gıda Kodeksi’ne uygun olmayan hiçbir kuru incirin ülkeye girişine izin verilmediğini belirtti. 2024 ürününün aflatoksinli kuru incir imha oranının yüzde 1,5’e çıktığını ve yüzde 1 oranında da küflü incirin toplandığını, sonuç olarak yüzde 2,5 oranında kuru incirin biyogaz tesisinde enerjiye dönüştürüldüğünü açıkladı. Yoğun kontroller ve ihracatçılarının gayretlerine rağmen, bazı partilerin ihracat pazarlarından geri döndüğünü, ancak halkın endişelenmemesini, çünkü tüm ürünlerin Tarım ve Orman Bakanlığı mevzuatına göre sıkı analiz ve denetimlerden geçtiğini vurguladı. Türk Gıda Kodeksi ve Gıda kontrol mekanizmaları, tüketici güvenliğini sağlamak için büyük önem taşıyor.