
Keşan TSO: İşletmelere Telif Hakkı Uyarısı
Edirne'de İşletmelere Telif Hakkı Uyarısı: Müzik Yayını İçin Lisans Zorunluluğu Edirne'de...
İzmir Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nün yürüttüğü “Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projesi” kapsamında hayata geçirilen “Ayçiçeği Üretimi Geliştirme Projesi” ile yerli ve hibrit ayçiçeği tohumları üreticilere teslim edildi. Ayçiçeği üretiminde önemli bir adım olan bu proje, İzmir tarımına yeni bir ivme kazandırmayı hedefliyor.
İZMİR (İGFA) - Menemen ilçesi Seyrek Mahallesi’nde düzenlenen törenle, Menemen, Aliağa ve Çiğli’de ayçiçeği üretimi gerçekleştiren 45 üreticiye toplam 2.125 dekar alanda ekimi için 85 torba TR 2242 CL yerli hibrit ayçiçeği tohumu dağıtıldı. Yerli Hibrit Ayçiçeği Tohumu dağıtımı, yerli tohum kullanımının teşvik edilmesi ve tarım desteklerinin etkin kullanımı açısından büyük önem taşıyor.
Törende konuşan İzmir Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Şahin, 2024 üretim sezonunda 31 bin 738 dekar alanda yağlık ayçiçeği ekimi gerçekleştirildiğini ve 7 bin 971 ton ürün elde edildiğini açıkladı. Yağlık ayçiçeği üretiminin artırılması için yürütülen çalışmaların önemine değinen Şahin, ayçiçeğinin kuraklığa dayanıklı bir bitki olduğunu ve sulama ihtiyacının az olması nedeniyle tercih edildiğini belirtti. “Daha fazla sulama ihtiyacı duyulan ürünler yerine daha az suya ihtiyaç duyan ayçiçeği ekimini ilimizde artırmayı amaçlıyor ve bu kapsamda projeler yürütüyoruz. TAKE kapsamında yürütülen Ayçiçeği Üretimi Geliştirme Projesi de bunlardan biri. Projenin bütçesinin yüzde 50’si Bakanlığımızca karşılanıyor. Bugün burada dağıtılan tohumlar tamamen yerli TR 2242 CL hibrit ayçiçeği tohumu. Bu tohum yüksek verim, yağ oranı ve dane ağırlığı ile dikkat çeken bir ürün” şeklinde konuştu.
Dünya genelinde giderek artan kuraklık ve su sıkıntısı sorununa dikkat çeken Şahin, tarımın da bu değişen koşullara uyum sağlaması gerektiğini vurguladı. “Artık sadece üretmek yetmez. Artık değişen dünya koşullarını da düşünerek üretmemiz lazım. Bakanlık olarak Yeni Destekleme Modelini de su kısıtı noktasında şekillendirdik. Su kısıtı olan havzalarda bunun önüne geçmeye yönelik, daha az su isteyen ürünlerle oluşturulan bir üretim planı var” diyerek, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı ve kuraklığa dayanıklı ürünlerin tercih edilmesinin önemini bir kez daha dile getirdi. Kuraklık ve su yönetimi konuları, sürdürülebilir tarım için kritik önem taşıyor.