
Ağır Hasar Eşiği Düştü: Araç Alırken Dikkat!
SEDDK'nın 25 Nisan tarihli Motorlu Araç Sigortaları Kapsamında Tam Hasara...
Küresel enerji düşünce kuruluşu Ember'ın yayınladığı "Türkiye Elektrik Görünümü" raporunun dördüncü yılında çarpıcı sonuçlar ortaya konuldu. Rapora göre, 2024 yılında rüzgar ve güneş enerjisi, Türkiye'de elektrik üretiminde ilk kez yerli kömürü geride bırakarak önemli bir dönüm noktasına işaret etti. Rüzgar ve güneş enerjisi kaynaklarından elde edilen 62 TWh'lık elektrik üretimi, yerli kömürün ürettiği 47 TWh'ı önemli ölçüde aştı. Bu rakam, yerli kömürün 2019 yılında ulaştığı tarihi zirve olan 53 TWh'ı bile geride bırakmasıyla dikkat çekti. Bu gelişme, yenilenebilir enerji kaynaklarının Türkiye'nin enerji geleceğinde giderek daha belirleyici bir rol oynayacağının güçlü bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Yerli Kömürün Gerilemesi ve Yenilenebilir Enerjinin Yükselişi
Ember Türkiye ve Kafkaslar Bölge Lideri Ufuk Alparslan, rüzgar ve güneş enerjisinin yerli kömürü geçmesinin Türkiye için son derece önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Alparslan, bu durumun rüzgar ve güneş enerjisinin artık ülkenin enerji güvenliğinin vazgeçilmez bir parçası olduğunu gösterdiğini belirtti. Raporda, 2024 yılında güneş enerjisi üretimine yönelik 9'luk bir artış kaydedildi. Bu artış, yenilenebilir enerji yatırımlarının hızla arttığını ve bu alanda önemli bir ivmenin yakalandığını gösteriyor. Öte yandan, Türkiye'nin Avrupa'da kömürden en fazla elektrik üreten ülke konumunda olmasına rağmen, fosil yakıtların elektrik üretimindeki payı 31 yılın en düşük seviyesine ( 5,6 ) geriledi. Bu durum, Türkiye'nin enerji dönüşümünde önemli bir mesafe kat ettiğini kanıtlıyor.
Hidroelektriğin Rolü ve Kuraklığın Etkisi
Raporda hidroelektrik enerjinin de Türkiye'nin enerji güvenliğine önemli bir katkı sağladığı belirtildi. 2024 yılında toplam elektrik üretiminin "'sini karşılayan hidroelektrik, istikrarlı bir enerji kaynağı olarak öne çıktı. Ancak, yıllık üretimdeki dalgalanmalar nedeniyle rüzgar ve güneş enerjisi gibi tamamlayıcı kaynaklarla desteklenmesi gerektiği vurgulandı. 2024 yılında hidroelektrik üretimi, 2023 yılına göre 11 TWh () artış gösterse de, ilkbahar aylarında yaşanan kuraklığın olumsuz etkisi göz ardı edilemez. Kuraklık koşullarında akarsu tipi hidroelektrik üretimi azalırken, barajlı hidroelektrik santralleri su depolama kapasiteleri sayesinde üretimde artış kaydetti. Bu durum, Türkiye'nin su kaynaklarının yönetiminin enerji üretimi açısından ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
2035 Hedefleri ve Geleceğe Yönelik Öneriler
Türkiye Elektrik Görünümü raporu, yalnızca mevcut durumu değerlendirmekle kalmayıp, 2035 yılı hedeflerine ulaşmak için de önemli öneriler sunuyor. Raporda, Türkiye'nin yeni hedeflerine ulaşabilmesi için rüzgar ve güneş enerjisinin elektrik talebindeki artışı karşılayacak şekilde hızla artması gerektiği vurgulanıyor. Bu hedefe ulaşmak için gerekli yatırımların yapılması ve politikaların buna göre şekillendirilmesi gerekiyor. Rüzgar ve güneş enerjisi yatırımlarının artırılması, Türkiye'nin enerji bağımsızlığını sağlama ve iklim değişikliğiyle mücadeledeki hedeflerine ulaşmasında kritik bir rol oynayacaktır.