Bursa Osmangazi Kent Konseyi Engelliler Meclisi, bugün düzenlediği basın açıklamasıyla engelli bireylerin annelerine emeklilik hakkı verilmesi çağrısında bulundu. Engellilerin annelerinin yaşamlarını çocuklarına adadıklarını ve hak ettikleri sosyal güvenceden yoksun kaldıklarını vurgulayan meclis, devletin anayasal yükümlülüğünü yerine getirmesini istedi.

BURSA (İGFA) - Ördekli Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen basın açıklamasına Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Esendemir, Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Fatma Çil Yılmaz ve Osmangazi Kent Konseyi Engelliler Meclisi üyeleri katıldı. Açıklamayı Osmangazi Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkan Yardımcısı Mecbure Güneri okudu. Güneri, toplumun en görünmeyen ancak en güçlü kahramanları olan engelli annelerinin sesi olmak için bir araya geldiklerini belirtti. "Onların sesi olmak, onların taşıdığı kutsal yükü görünür kılmak, hepimizin ortak vicdani sorumluluğudur. Bugün burada yalnızca bir talebi dile getirmiyoruz. Yıllardır görünmeyen bir emeğin, sessizce sürdürülen bir mücadelenin ve bastırılmış bir çığlığın yankısı olmak için buradayız" diye konuştu.

“BU SADECE ANNELİK DEĞİL, ÖMRE ADANMIŞ BİR DİRENİŞTİR”

Engelli birey annesinin yalnızca bir bakım sorumluluğu değil, ömür boyu süren bir mücadele, fedakarlık ve sabır gerektirdiğini ifade eden Güneri, şunları söyledi: "Bu anneler, çocuklarının fiziksel, duygusal, eğitsel ve sosyal gelişimlerinin tamamında tek başlarına mücadele ederler. Bir anne, aynı anda hem hemşire, hem öğretmen, hem terapist hem de evladının hayat yolculuğundaki yoldaşı olur. Bu sadece annelik değil; ömre adanmış bir direniştir. Ülkemizde yapılan çeşitli araştırmalar göstermektedir ki, engelli çocuğu olan her 10 aileden 7'sinde baba zamanla aileden uzaklaşmakta ya da sorumluluk almaktan kaçınmaktadır. Bu da zaten ağır olan bakım yükünün neredeyse tamamının annelerin omuzlarında kalmasına neden olmaktadır. Tüm yaşamını evladına adayan bu anneler, yıllar boyunca çocuklarının bakımını üstlenirken kendi geleceklerinden vazgeçmek zorunda kalmaktadır. Ne bir sosyal güvenceye sahipler, ne emeklilik hakları var. Zaman geçip yaşlandıklarında ise yalnız, yorgun, desteksiz ve ekonomik olarak kırılgan bir yaşlılıkla baş başa kalıyorlar.
Bu tablo, ne insan haklarına, ne sosyal devlet ilkesine ne de toplumsal vicdana sığmaktadır. Bugün sağlıklı bireylerin bile iş bulmakta zorlandığı bir ülkede, yıllarını bakım emeğine adamış bir annenin yeniden istihdama katılması neredeyse imkansızdır. Ve bu durum onları yoksulluğa, yalnızlığa ve çaresizliğe mahkum etmektedir. Bu kabul edilemez.”

“ENGELLİ BİREYLERİN ANNELERİNE EMEKLİLİK HAKKI VERİLSİN”

Osmangazi Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkan Yardımcısı Mecbure Güneri, açık ve güçlü bir çağrıda bulunarak engelli bireylerin annelerine emeklilik hakkı tanınmasını istedi. "Bu bir ayrıcalık değil, yıllardır devletin ve sistemin görmezden geldiği bir sorumluluğun iadesidir. Bu bir rica değil, sosyal adaletin, anayasal eşitliğin ve insan onurunun bir gereğidir. Anayasamızın 2. maddesinde belirtildiği üzere Türkiye Cumhuriyeti, bir sosyal hukuk devletidir. Bu nedenle, yaşamını evladının yaşamına adayan annelere hak ettikleri sosyal güvenceyi sağlamak devletimizin anayasal yükümlülüğüdür. Biz Osmangazi Kent Konseyi Engelliler Meclisi olarak buradan bir kez daha sesleniyoruz. Engelli Annelerine emeklilik hakkı verilsin. Bu anneler sosyal güvenceye kavuşsun. Onurlu ve insanca yaşam herkes için mümkün olsun" dedi. Emeklilik Hakkı talebi, Sosyal Adalet mücadelesinin önemli bir parçası olarak öne çıkıyor. Sosyal Güvence sisteminin iyileştirilmesi için yapılan çağrılar, toplumun hassas kesimlerinin korunması gerektiğini vurguluyor.