Türkiye, uzay teknolojilerinde çığır açan bir başarıya imza attı. Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) tarafından yapılan açıklamaya göre, DeltaV Uzay Teknolojileri A.Ş. tarafından geliştirilen iki kademeli hibrit roket sistemi, gerçekleştirilen test uçuşunda 200 kilometrenin üzerinde bir irtifaya ulaşarak hibrit roket motorlarıyla dünya çapında yeni bir irtifa rekoru kırdı. Bu başarının, Hibrit Roket Teknolojisi alanında Türkiye'nin öncü konumunu pekiştirdiği vurgulandı.

ANKARA (İGFA) - SSB'nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, test uçuşunun başarıyla tamamlandığı ve bir dizi zorlu hedefin gerçekleştirildiği belirtildi. Paylaşımda, DeltaV Uzay Teknolojileri A.Ş. ekibi başta olmak üzere, projede emeği geçen tüm mühendisler, bilim insanları ve paydaşlar tebrik edildi. SSB, “Uzaya bağımsız erişim yolculuğumuzda kararlılıkla ilerliyoruz” mesajıyla bu önemli gelişmenin altını çizdi. Milli Uzay Programı hedeflerine ulaşma yolunda kritik bir aşama olarak değerlendirilen bu başarı, Türkiye'nin uzay çalışmalarındaki yetkinliğini bir kez daha gözler önüne serdi.

DeltaV tarafından geliştirilen iki kademeli hibrit roket sistemiyle gerçekleştirilen testte, 200 km irtifaya ulaşarak, hibrit roket motorlarıyla erişilen irtifa rekoru kırıldı. ????

Test kapsamında birçok zorlu hedef başarıyla gerçekleştirildi.

Bu başarı, yalnızca ülkemiz için… pic.twitter.com/s8g4pYpwKo

— SSB (@SavunmaSanayii) June 5, 2025

200 kilometrenin üzerindeki irtifaya ulaşılması, Uzay Teknolojileri alanında önemli bir kilometre taşı olarak kabul ediliyor. Bu başarı, sadece Türkiye için değil, dünya genelinde Roket Teknolojisi alanında çalışan bilim insanları ve mühendisler için de büyük bir ilham kaynağı oluşturuyor. Geliştirilen iki kademeli hibrit roket sistemi, gelecekteki uzay görevleri için kritik öneme sahip alt yapı ve teknolojik altyapıyı sağlıyor. Bu sistemin, daha karmaşık ve zorlu uzay görevlerinin gerçekleştirilmesine önemli ölçüde katkı sağlayacağı düşünülüyor.

Bu önemli gelişme, Savunma Sanayii alanında da önemli bir başarı olarak kabul ediliyor. Türkiye'nin, uzay teknolojileri alanında bağımsızlığını artırma ve küresel arenada daha etkin bir rol oynama hedeflerine doğru emin adımlarla ilerlediğini gösteriyor.