İstanbul ASM'leri Depremde Tehlikede!

İstanbul'daki Aile Sağlık Merkezlerinin Deprem Riski Altında

İstanbul'da yaşanan depremin ardından Valilik, kamu hizmetlerinde iki günlük idari izin uygulamasına geçerken, Aile Hekimliği çalışanları bu uygulamanın dışında bırakıldı. Riskli binalarda bulunan Aile Sağlık Merkezleri (ASM)'nin açık kalması ve hizmet vermeye devam etmesi istendi. Bu durum, AFAD, İBB ve Valiliğin vatandaşlara binalara girmemeleri ve güvenli alanlarda beklemeleri yönündeki çağrılarıyla çelişiyor.

Apartman Altlarında, Otoparklarda ASM Olur mu?

AHESEN Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, İstanbul'daki ASM'lerin büyük bir kısmının apartman altı, otopark, cami altı gibi depreme karşı dayanıklılığı düşük alanlarda yer aldığını vurguladı. "Deprem riski altındaki binalarda sağlık hizmeti vermek, hem çalışanların hem de vatandaşların hayatını tehlikeye atıyor" diyerek endişelerini dile getirdi.

İstanbul genelinde hizmet veren 1000'in üzerinde ASM'nin 2'sinin 1999 öncesi yapılarda, ‰'unun ise depreme dayanıklılık testi yapılmamış binalarda faaliyet gösterdiÄŸi belirtiliyor. Dr. Kandemir, "Her mahallede bulunan bu kritik merkezler, büyük İstanbul depremi geldiÄŸinde ilk müdahale noktaları olacak. Ancak binaların durumu, bu merkezlerin görevlerini yerine getirebilmelerini tehlikeye atıyor" diyerek acil müdahale çaÄŸrısında bulundu.

Sanal ASM'ler: Kısıtlı İmkânlarla Kurulan Riskli Sağlık Üniteleri

ASM'lerin yaklaşık 0'unun kamu binası olmadığı, kiralanan dükkanlar, apartman daireleri, otoparklar gibi mekânlarda kendi olanaklarıyla oluşturulmuş 'sanal ASM'ler' olarak hizmet verdiği ortaya çıktı. Yangın çıkışı olmayan, acil toplanma alanı bulunmayan bu yerler, afet anında tamamen kullanılamaz hale gelebilir. Bu durum, sağlık hizmetlerinin aksamasına ve vatandaşların sağlık güvenliğinin tehlikeye girmesine neden olabilir.

Depremde Aşılama ve Malzeme Tedariki Kesintiye Uğrayabilir

Dr. Kandemir, aşılama hizmetlerinin aksamaması gerektiğini ve tetanos gibi kritik aşıların ulaşılabilirliğinin hayati önem taşıdığını vurguladı. "Deprem sonrası oluşacak lojistik problemler nedeniyle, sağlık malzemelerine erişim için ASM'lerin ayakta kalması şart" dedi. Acil müdahale ve sürekli sağlık hizmetinin sağlanabilmesi için ASM'lerin güvenli ve dayanıklı binalarda faaliyet göstermesi gerektiğini belirtti.

"Güçlendirme Şart, Tatbikat Zorunlu Olmalı"

AHESEN Başkanı Kandemir'in önerileri arasında şunlar yer alıyor:

  • Mevcut ASM'lerin depreme dayanıklılığı ivedilikle tespit edilmeli.
  • Uygun olanlar devlet eliyle güçlendirilmeli.
  • Yeni ASM binaları kamu tarafından ve afet planlamasına uygun ÅŸekilde inÅŸa edilmeli.
  • ASM personelinin düzenli afet eÄŸitimi alması saÄŸlanmalı.
  • Her ASM'de yılda en az bir deprem tatbikatı yapılmalı.

"İki Yıl Önce Uyarıda Bulunduk, Hala Adım Atılmadı"

AHESEN Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depreminin acı tecrübelerle dolu olduğunu ve o dönemde de benzer uyarılarda bulunduklarını hatırlattı. Ancak alınan önlemlerin yetersiz olduğunu belirten Kandemir, "İstanbul özelinde ama aslında Türkiye genelinde bu konu bir milli seferberlik olarak ele alınmalı. Afetlere dayanıklı, güvenli ve ulaşılabilir ASM'lerin inşası gecikmeden başlatılmalı" diyerek yetkililere çağrıda bulundu.

Follow Us

Doğal Sit Alanlarında Hayvan Bakımevleri İçin Yeni Düzenlemeler

Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu, doğal sit alanlarında hayvan bakımevlerinin kurulması ve mevcut doğal yaşam alanlarının korunmasına yönelik yeni düzenlemeler içeren bir ilke kararı yayınladı.  Bu karar, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Karar, doğal sit alanlarının ekosistem dengesini korurken, aynı zamanda hayvanların sağlıklı bir ortamda yaşamalarını sağlamayı hedefliyor.  Hayvan bakımevlerinin kurulumu için belirlenen kriterler arasında çevre dostu uygulamaların öncelikli tutulması yer alıyor.  Yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle ortak projeler geliştirilerek doğal alanların korunması ve hayvan refahı desteklenecek.  Resmi Gazete'de yayınlanan karar metninin görseli haberde yer almaktadır.
Çamlıbel Tüneli ile Tokat-Sivas Yolu Rahatlayacak

Türkiye'nin ulaştırma alanındaki en önemli projelerinden biri olan Çamlıbel Tüneli, 23 Eylül'de ihaleye çıkıyor.  Tokat ile Sivas arasındaki ulaşımda büyük zorluk yaratan, 1650 rakımlı Çamlıbel Geçidi, tünelin açılmasıyla tarihe karışacak.

Yıllardır, özellikle kış aylarında sürücülerin kabusu olan geçit, yoğun kar yağışı, tipi ve buzlanma nedeniyle can ve mal kayıplarına yol açıyordu. Yeni tünel sayesinde bu riskler ortadan kalkacak.

**

Çamlıbel Tüneli ile Tokat-Sivas Yolu Rahatlayacak Türkiye'nin ulaştırma alanındaki en önemli projelerinden biri olan Çamlıbel Tüneli, 23 Eylül'de ihaleye çıkıyor. Tokat ile Sivas arasındaki ulaşımda büyük zorluk yaratan, 1650 rakımlı Çamlıbel Geçidi, tünelin açılmasıyla tarihe karışacak. Yıllardır, özellikle kış aylarında sürücülerin kabusu olan geçit, yoğun kar yağışı, tipi ve buzlanma nedeniyle can ve mal kayıplarına yol açıyordu. Yeni tünel sayesinde bu riskler ortadan kalkacak. **"Karadeniz ile Akdeniz Arasında Güvenli Köprü"** AK Parti Tokat Milletvekili Cüneyt Aldemir, Çamlıbel Tüneli'nin sadece Tokat ve Sivas için değil, Karadeniz ile Akdeniz arasındaki ulaşım için de kritik önem taşıdığını vurgulayarak şunları söyledi: "Çamlıbel Tüneli, Karadeniz'i Akdeniz'e bağlayan stratejik bir yatırım. Bölgemizin tarım ve sanayi ürünleri daha kısa sürede pazara ulaşacak. Lojistik maliyetleri azalacak, yollar daha güvenli hale gelecek. Bu proje, hem ticarete hem de turizme büyük katkı sunacak." **Kış Çilesi Sona Erecek** Projenin tamamlanmasıyla birlikte, özellikle kış aylarında Çamlıbel Geçidi'ni aşmak zorunda kalan sürücülerin yaşadığı zorluklar sona erecek. Kar, tipi ve buzlanma nedeniyle saatler süren yolculuklar çok daha kısa ve güvenli hale gelecek. Tokat-Sivas arası yolculuk hem hızlanacak hem de konfor kazanacak. Aldemir, "Bu proje ile Tokat-Sivas hattı nefes alacak. Yol güvenliği sağlanacak, seyahat süreleri kısalacak. Çamlıbel artık sürücüler için bir kabus olmaktan çıkacak." ifadelerini kullandı. **Ekonomiye ve Turizme Katkı** Tünel projesi tamamlandığında Karadeniz limanlarından çıkan yükler, Akdeniz ve Ortadoğu pazarlarına daha kısa sürede ulaştırılacak. Bu durum ihracatı güçlendirecek, nakliye maliyetlerini ciddi ölçüde azaltacak. Ayrıca güvenli ulaşım imkanı, bölgedeki turizmi de canlandıracak. **"Bölgenin Kalkınma Hamlesi"** Tokat Milletvekili Cüneyt Aldemir, sözlerini şöyle tamamladı: "Çamlıbel Tüneli, Tokat ve Sivas'ın kaderini değiştirecek. Hem ekonomik hem de sosyal anlamda yeni bir dönemin kapısı aralanıyor. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bu proje, bölgenin kalkınma hamlesinin simgesi olacak."

Çamlıbel Tüneli ihalesi 23 Eylül'de gerçekleştirilecek. Tokat ve Sivas...

TMO'nun açıkladığı 2025 yılı mısır alım fiyatı ton başına 11.300 TL olarak belirlenmiş.  TMO, 2025 mısır üretiminin geçen yıla göre %4,9 artışla 8,5 milyon ton olacağını tahmin ediyor ve alımlara hafta başında başlayacak.  Üreticilerin alım süreciyle ilgili dikkat etmeleri gereken hususlar da TMO tarafından duyurulmuş.