
Düzce Belediyesi iştiraklerine yeni yönetim
Düzce Belediyesi İştirak Şirketlerinde Yeni Yönetim Kurulu Üyeleri Belli Oldu Düzce...
İstanbul Planlama Ajansı (İPA) tarafından Nisan 2025'te yayınlanan çarpıcı bir rapor, İstanbul'da yaşayan 18-30 yaş arası gençlerin yaşam koşullarının son yirmi yılda dramatik bir şekilde kötüleştiğini ortaya koydu. Araştırma, artış gösteren yaşam maliyetleri, belirsiz bir gelecek, eğitimden iş hayatına geçişteki zorluklar ve giderek daralan sosyal yaşamın gençler üzerindeki ağır yükünü gözler önüne seriyor.
"20 yıl önce İstanbul'da bir genç nasıl bir yaşam sürüyordu, bugün bir genç nasıl bir hayatla baş etmeye çalışıyor?" sorusuna yanıt arayan kapsamlı çalışma, 3 milyondan fazla genci (İstanbul nüfusunun ,63'ünü oluşturan 18-30 yaş grubu) kapsıyor. Anketler, odak grup görüşmeleri, kamu verileri ve uzman görüşlerinden yararlanılarak hazırlanan rapor, gençlerin yaşadığı gerçekliği tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor.
Başlıca Bulgular: Bir Krizin Portresi
DerinleÅŸen Geçim Sıkıntısı: Rapor, katılımcıların büyük çoÄŸunluÄŸunun (w,6) gençlerin geçmiÅŸe göre çok daha zor koÅŸullarda yaÅŸadığını vurgulamasını dikkat çekici buluyor. KYK burslarının alım gücü 2005 yılından bu yana altın karşısında „,5, temel gıda maddeleri karşısında ise „,4 oranında azalmış durumda. Barınma ve saÄŸlıklı beslenme gibi temel ihtiyaçlarını karşılamakta bile zorlanan gençler için, 20 yıl önce bir tercih olan barınma, bugün bir kriz haline dönüşmüş durumda.
Eğitim İşe Dönüşmüyor, Diplomalar Değersizleşiyor: Üniversite mezuniyeti artık iş güvencesi anlamına gelmiyor. Gençlerin A'i eğitim seviyelerinin altında işlerde çalışırken, 15-29 yaş arası her dört gençten biri (%,9) ne eğitimde ne de istihdamda (NEET) bulunuyor. İstihdamda liyakat yerine referansların etkili olduğu algısı yaygınlaşmış durumda. Bu durum, gençleri güvencesiz, düşük ücretli ve alan dışı işlere yöneltiyor.
Kısıtlanan Sosyal ve Kültürel Yaşam: Artan yaşam maliyetleri, gençlerin sosyal ve kültürel etkinliklere katılımını ciddi oranda kısıtlıyor. 20 yıl önce canlı kampüs hayatı ve erişilebilir kültürel etkinlikler yaygınken, bugün gençler tiyatro veya konsere gitmekte zorlanıyor. İBB'nin kamusal alanları, gençler için nefes alabilecekleri nadir mekanlar olarak öne çıkıyor.
Artan Gelecek Kaygısı ve Ertelenen Hayaller: Gençlerin başlıca kaygılarını I,2 ile geçim sıkıntısı, G,9 ile de gelecek belirsizliği oluşturuyor. Bağımsız yaşama adım atma, evlenme gibi temel yaşam adımları maddi nedenlerle erteleniyor. Ev veya araba sahibi olmak gibi hedefler ise "uzak bir olasılık" olarak bile görülmüyor. Bu durum, gençlik döneminin fiilen uzamasına neden oluyor.
Yurt Dışı "Zorunlu Alternatif": Bugün gençlerin yarısından fazlası (P,4) yurt dışına taşınmayı düşünüyor; bu oran 20 yıl önce genç olanlarda 5,1 idi. Geçmişte merak ve deneyim odaklı olan yurt dışı düşüncesi, günümüzde daha çok liyakat, adalet, emeğin karşılığını alma ve daha iyi yaşam koşulları arayışından kaynaklanan bir "mecburiyet" halini alıyor. Bu eğilim lise düzeyine kadar inmiş durumda.
İPA'nın raporu, İstanbul'daki gençlerin karşılaştığı yapısal sorunlara ve artan kırılganlıklara dikkat çekerek, gençlerin ekonomik, sosyal ve psikolojik refahını destekleyecek bütüncül politikalara duyulan acil ihtiyacı vurguluyor.