Engelli ve Engelli Olmayan İzciler Bir Arada: İyiliğe Yolculuk

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği kapsayıcı izcilik kampı, engelli ve engelli olmayan izcileri mavi ve yeşilin buluştuğu doğanın kalbinde bir araya getirdi. Her oba kendine özgü isimler ve sloganlar seçerek kampa renk kattı. Gün boyu süren etkinlikler, izcilerin hem eğlenmesini hem de yeni beceriler kazanmasını sağladı. İzci marşları ve andının okunmasının ardından mozaik, el sanatları ve seramik atölyeleriyle dolu dolu bir program izleyenleri bekliyordu. Kampta ayrıca, günümüzün popüler raket sporlarından pickleball da oynandı. Akşamları ise geleneksel izcilik ritüellerinden olan kamp ateşi etrafında marşlar söylendi ve günün yorgunluğu atıldı.

"Yeni bir birlikte yaşamı kurguluyoruz"

İzmir Büyükşehir Belediyesi Engelli Çalışmaları Şube Müdürü Tufan Fırat Göksel, kampın "İyiliğe Yolculuk" temasıyla düzenlendiğini vurgulayarak şunları söyledi: "İzci, iyilik yapan demektir. Biz burada iyiliği çoğaltıyor, iyiliği büyütüyoruz. Amacımız, iyilik için insanları bir araya getirmekti ve bu güzel çalışmaları gerçekleştirme şansına eriştik. Farklı engelli gruplarından ve engelli olmayan izcileri bir araya getirerek sosyal iyilik halinin aracı olduk. Sosyal iyilik haline ekolojik iyilik halini de ekledik. İzciler burada hem dinlenme hem öğrenme fırsatı buldu. Gelen geri bildirimler de çok güzel. Burada yeni bir birlikte yaşamı kurguluyoruz."

"Bir arada yaşama kültürünü geliştiriyoruz"

İzci Lideri Esin Akgür ise, 4 yaş ve üzeri, hem engelli hem de engelli olmayan izcilerle ortak çalışarak kapsayıcı bir izcilik çalışması gerçekleştirdiklerini belirtti. Altı ayrı tarihte iki günlük olarak düzenlenen kamp hakkında bilgi veren Akgür, "Engeli olmadan izcilik yapmak isteyenleri de dahil ettiğimiz için tam bir kapsayıcı izcilik yapıyoruz. Aslında yaptığımız, hedeflediğimiz yaşamın küçük bir modeli. Bir araya gelerek yaşamın içinde farkındalık yaratıp engelli ve engelli olmayanların bir arada yaşama kültürünü geliştiriyor, bunun nasıl yapıldığının bir örneğini gösteriyoruz" dedi.

"Bu duygunun tarifi yok"

Kızı Özlem Önen ile kampa katılan Güler Gezer, izciliğin kızında büyük bir değişim yarattığını dile getirdi: "Kızım çok içine kapanıktı. İzciliğe girince Özlem'de çok değişim gördüm. İzcilikten büyük bir zevk aldık. Çocuğum burada gelişti. 11 yıldır kamplara katılıyoruz ve mutluyuz. Çocuğum mutlu, ben daha mutluyum. Bu duygunun tarifi yok." Özlem Önen de izciliği çok sevdiğini belirterek kampta yaptıkları faaliyetleri heyecanla anlattı.

"İzcilikle birlikte hayatımda çok şey değişti"

7 yıldır izcilik kamplarına ve faaliyetlerine katılan Pelinsu Zambak ise izciliğin hayatında yarattığı dönüşümü şu sözlerle paylaştı: "İzcilikle birlikte hayatımda çok şey değişti. Buradaki farklı engel gruplarının arkadaşlıkları bize çok şey kattı. Daha önce işitme engelli ya da görme engelli bir arkadaşımı anlama konusunda zayıftım. İzciliğe katıldıkça onların bakış açısını, yaşam tarzını gördüm. Zamanla kaynaştık, buranın ayrı bir tadı olmaya başladı. Kampları hiç kaçırmayız. Burada farklı aktivitelere katılıyoruz. İzciliği herkese tavsiye ediyorum. İzcilik benim için her zaman farklı bir yere sahip."