İstanbul Deprem Dönüşümü: Bakan Kurum, "Ortak Akıl" Çağrısı Yaptı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İstanbul'un deprem dönüşümü için düzenlenen değerlendirme toplantısında, kentin dönüşümünün tüm paydaşların ortak sorumluluğu olduğunun altını çizdi. İstanbul Valiliği'nde gerçekleşen toplantıya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nuri Aslan ve 39 ilçe belediye başkanı katıldı. Murat Kurum, toplantıda yaptığı konuşmada, İstanbul'un dönüşümünün sadece iktidar ya da belediyelerin yükü olmaması gerektiğini vurgulayarak, kapsamlı ve bütüncül bir yaklaşımın önemini dile getirdi.

Bakan Kurum, "İstanbul'un dönüşümü meselesi sadece iktidarın ya da sadece belediyelerin tek başına omuzlayabileceği bir yük değildir, olmamalıdır" diyerek, şehrin güvenli hale getirilmesi için çözüm ortaklığının şart olduğunu belirtti. "Deprem korkusunun olmadığı bir İstanbul'a ulaşmak için projelerimizi bütüncül bir planlamayla hayata geçireceğiz" açıklamasında bulundu. Deprem dönüşümü çalışmalarının kapsamına ilişkin istatistikler sunan Bakan, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesi gerektiğini hatırlattı. "Çünkü bu vatanın coğrafi büyüklüğünün yüzde 66'sı deprem riski altındadır ve nüfusumuzun yüzde 71'i bu riskli bölgelerde hayat sürmektedir. Bu riskli bölgelerin en başında da İstanbul'umuz gelmektedir" şeklinde konuştu.

"Acil Dönüşmesi Gereken 600 Bin Konut Var"

2025 yılı itibariyle İstanbul'da 8 milyon 70 bin ev ve iş yeri bulunduğunu belirten Bakan Kurum, bunun 3 milyon 393 bininin 2000 yılı öncesinde inşa edildiğini ve risk taşıdığını ifade etti. Mevzuat değişiklikleri ve inşaat çalışmalarıyla İstanbul'un yüzde 60'ının güvenli hale geldiğini belirten Bakan, "Ancak halen acil dönüşmesi gereken 600 bin konut var" dedi. İstanbul konutlarının depreme dayanıklılığına dair açıklamalar yapan Bakan, tüm paydaşlarla iş birliği içinde çalışarak kentin deprem riskine karşı korunacağını vurguladı.

"Tüm Kesimlerin El Uzatması Gerekir"

Bakan Kurum, İstanbul'un dönüşümü için tüm kesimlerin katkı vermesinin önemine dikkat çekti. "Böyle hayati bir meselede, vatandaşımızın hassasiyetini, kaygılarını dezenformasyon ve bilgi kirliliğiyle istismar etmeye çalışmak, bu ülkeye, bu şehrin insanlarına yapılabilecek en büyük kötülüktür. Herkesin bu sorumluluk ve ciddiyetle hareket etmesi gerekmektedir." diyen Bakan, "İstanbul'un dönüşümü meselesi sadece iktidarın, ya da sadece belediyelerin tek başına omuzlayabileceği bir yük değildir, olmamalıdır. Burada bu meseleye tüm siyasi partilerimiz, belediyelerimiz, sivil toplum örgütlerimiz, medyamız, üniversitelerimiz, yani İstanbul'da yaşayan 16 milyon İstanbullunun el uzatması gerekmektedir. Hep birlikte o afetlerde birlikteliğimizi nasıl yansıtabiliyorsak İstanbul'un dönüşümünde de bu tavrı, bu duruşu sergilemek hepimizin, bu koltuklarda oturan tüm arkadaşlarımızla birlikte tüm İstanbul'un görevidir, vazifesidir" şeklinde konuşmasını sonlandırdı. İstanbul deprem riskine karşı alınacak önlemler ve ortak sorumluluk vurgusu haberin temelini oluşturuyor.