Kurban Bayramı'nda vatandaşların doğayla iç içe huzurlu bir tatil geçirmeleri için tüm önlemler alınırken, Tarım ve Orman Bakanlığı milli parklar ve tabiat parklarında yoğun ziyaretçi akınına şahit oldu. Bakanlık, ülke genelindeki bu doğal alanların turizm potansiyelini artırmak için yaptığı çalışmaları sürdürüyor.

ANKARA (İGFA) - Tarım ve Orman Bakanlığı'nın açıklamasına göre, Türkiye'nin eşsiz doğal güzellikleri, Kurban Bayramı tatili boyunca vatandaşlara keyifli bir kaçış imkanı sunuyor. Milli parklar ve tabiat parkları, tarihi ve doğal zenginlikleriyle yoğun ilgi görüyor. Bu alanlar, sadece eğlence ve dinlenme imkanı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda ülkenin zengin biyolojik çeşitliliğinin korunmasına da önemli katkı sağlıyor.

Türkiye'de şu anda 50 milli park, 270 tabiat parkı, 111 tabiat anıtı, 32 tabiatı koruma alanı, 85 yaban hayatı geliştirme sahası ve 131 sulak alan olmak üzere toplamda 679 korunan alan bulunmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı, bu sayıyı artırmak için aktif çalışmalarını sürdürüyor.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Bakanlığın resmi internet sitesinde yaptığı açıklamada, korunan alanlarda turizm potansiyelini artırmak amacıyla tanıtım merkezleri, konaklama tesisleri, seyir terasları ve macera parkurları gibi düzenlemeler gerçekleştirdiklerini belirtti. Bakan Yumaklı, “Amacımız, daha fazla vatandaşımızın doğada keyifli vakit geçirmesini sağlamak” diyerek, bayram tatillerinde bu alanların cazibe merkezi haline geldiğini vurguladı.

Bakan Yumaklı, korunan alanların biyoçeşitliliğin korunmasındaki önemine dikkat çekerek, vatandaşlardan çevreye duyarlı olmalarını istedi. “Orman Benim” kampanyasında 106 bin gönüllünün 360 ton atık topladığını hatırlatan Bakan, atıkların doğaya verdiği zararlara dikkat çekti ve vatandaşlardan çevreyi kirletmemeleri ve yangına neden olabilecek davranışlardan kaçınmaları konusunda uyarıda bulundu. Bakanlığın, vatandaşların hem tatil keyfini çıkarmalarını hem de doğanın korunmasına katkıda bulunmalarını hedeflediği açıkça görülüyor. Bu sayede hem turizm sektörü destekleniyor, hem de ülkenin doğal zenginlikleri gelecek nesillere korunarak aktarılıyor. Çevre duyarlılığı ve sürdürülebilir turizm açısından önemli bir adım olan bu çalışmalar, ülkenin doğal mirasının korunması ve turizm potansiyelinin geliştirilmesi için büyük önem taşıyor.