Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Nisan 2025 Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarını açıkladı. Araştırmanın verileri, ülkedeki işsizlik ve istihdam rakamlarında kaygı verici bir artış olduğunu ortaya koyuyor. İşsizlik oranında gözlemlenen yükseliş, ekonomik göstergeler açısından ciddi endişeler yaratıyor.

TÜİK verilerine göre, mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı Mart 2025'e kıyasla 0,6 puanlık bir artışla yüzde 8,6'ya ulaştı. Bu artış, işsiz sayısının 203 bin kişi artarak 3 milyon 63 bine ulaşmasıyla sonuçlandı. Cinsiyete göre dağılıma bakıldığında; erkeklerde işsizlik oranı yüzde 7,1, kadınlarda ise yüzde 11,5 olarak belirlendi. İstihdam edilenlerin sayısında ise 316 bin kişilik bir azalma yaşandı ve istihdam edilenlerin sayısı 32 milyon 359 bine geriledi. İstihdam oranı da 0,5 puan düşüşle yüzde 48,8'e indi. Erkeklerde istihdam oranı yüzde 65,8 iken, kadınlarda bu oran yüzde 32,2 olarak gerçekleşti. İşgücü sayısı 112 bin kişi azalarak 35 milyon 421 bine düştü ve işgücüne katılma oranı 0,2 puanlık bir düşüşle yüzde 53,4'e geriledi. Erkeklerde işgücüne katılma oranı yüzde 70,9, kadınlarda ise yüzde 36,4 olarak kaydedildi.

Genç işsizlikte endişe verici yükseliş dikkat çekiyor. 15-24 yaş grubunda işsizlik oranı 0,4 puan artarak yüzde 15,7'ye ulaştı. Genç erkeklerde işsizlik oranı yüzde 13,2, genç kadınlarda ise yüzde 23,7 olarak tahmin ediliyor. Bu rakamlar, genç nüfusun istihdama erişiminde yaşanan sorunları ve geleceğe yönelik endişeleri gözler önüne seriyor. Genç işsizlik oranındaki bu yükseliş, eğitim politikaları ve iş piyasasının gençlere olan uyumunun yeniden değerlendirilmesini gerektiriyor.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama çalışma süresi ise 1,2 saat azalarak 42,2 saat oldu. Atıl işgücü oranında ise önemli bir artış yaşandı. Bu oran 3,4 puan artarak yüzde 32,2'ye yükseldi. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin oranı yüzde 22,5, işsiz ve potansiyel işgücünün oranı ise yüzde 20,0 olarak gerçekleşti. Bu veriler, işgücü piyasasının genel durumunu ve potansiyel işgücünün değerlendirilmesi gerekliliğini vurguluyor.