Çiftçi, Yeni Yılda Borçsuz Kalamamanın Eşiğinde

Edirne Eski Milletvekili Gaytancıoğlu: Çiftçinin 2025'te Borçsuz Kalamaması Riski

Edirne'nin eski milletvekili Okan Gaytancıoğlu, çarpıcı bir uyarıda bulunarak, 2025 yılında çiftçilerin borç almadan ayakta kalmasının zor olacağını öne sürdü. Gaytancıoğlu, açıklamalarında devletin tarıma verdiği desteğin yetersizliğine dikkat çekti ve çiftçilerin giderek artan borç yükümlülüğüne vurgu yaptı.

Gaytancıoğlu, 2025 yılı için tarımsal destek bütçesinin yüzde 47,5 artışla 135 milyar lira olarak belirlendiğini hatırlatarak, bu rakamın gerçeği yansıtmadığını savundu. "Tarım Kanunu'na göre çiftçilerimizin alması gereken destek 615 milyar TL olmalıydı," diyen Gaytancıoğlu, "Yani çiftçimize verilmesi gereken desteğin 480 milyar TL eksik olduğunu görüyoruz. Bu da demek oluyor ki, yasa gereği alması gereken desteği alamayan çiftçimiz ne yapacak? Tabii ki borçlanacak. Bugün itibariyle çiftçilerimizin Ziraat Bankası, özel bankalar ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan toplam borcu 734 milyar liraya ulaşmış durumda," şeklinde konuştu.

Gaytancıoğlu'nun açıklamaları, tarım sektörünün içinde bulunduğu zorlu ekonomik koşulları gözler önüne seriyor. Yüksek girdi maliyetleri, artan enerji fiyatları ve küresel piyasalardaki dalgalanmalar, çiftçileri büyük bir baskı altında bırakıyor. Devletin sağladığı desteklerin yetersizliği ise bu baskıyı daha da artırıyor. Çiftçilerin borç yükünün bu denli yüksek olması, gelecekte tarım sektörünün sürdürülebilirliği konusunda ciddi soru işaretleri doğuruyor.

Uzmanlar, devletin tarım sektörüne daha fazla kaynak ayırması ve çiftçilere yönelik destek mekanizmalarını güçlendirmesi gerektiğini vurguluyor. Akıllıca planlanmış ve zamanında uygulanan politikalarla çiftçilerin borç batağına saplanmasının önlenmesi ve sektörün sürdürülebilirliğinin sağlanması hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, Türkiye'nin gıda güvenliği tehlikeye girebilir ve kırsal kesimde daha da büyük bir göç dalgası yaşanabilir.

Gaytancıoğlu'nun uyarıları, tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesi ve çiftçilerin daha adil bir şekilde desteklenmesi için bir alarm zili niteliğinde. Konunun sadece hükümet yetkilileri tarafından değil, aynı zamanda tüm paydaşlar tarafından ciddiyetle ele alınması gerekiyor. Çiftçilerimizin geleceği ve ülkemizin gıda güvenliği bu durumun çözümüne bağlıdır.

Follow Us