Azalan su kaynakları, küresel ısınmanın en ağır etkilerini yaşadığı şehirlerden biri olan Adana'da ele alındı. Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve Adana Büyükşehir Belediyesi'nin ortaklaşa düzenlediği "Başka Bir Su Yönetimi Mümkün" temalı etkinlikte, bilim insanları, politikacılar, belediye başkanları, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve kamu yöneticileri bir araya geldi. Su kaynaklarının azalması ve bu konuda atılması gereken adımların masaya yatırıldığı etkinlikte, panel ve seminerler düzenlendi.

Sheraton Otel'de gerçekleştirilen etkinliğin açılış konuşmaları, TBB Başkan Vekili ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, TBB Encümen Üyesi ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile TBB Genel Sekreteri Suat Yıldız tarafından yapıldı. İklim değişikliğinin su kaynakları üzerindeki etkilerine dikkat çekmeyi ve yerel yönetimlerin bu konudaki sorumluluklarını değerlendirmeyi amaçlayan program, alanında uzman akademisyenleri, yerel yöneticileri, çeşitli kamu kuruluşları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerini, siyasetçileri ve bürokratları bir araya getirdi.

Açılış konuşmasında Başkan Zeydan Karalar, yakın gelecekte suyun dünyanın en önemli emtiası olacağını ve hatta su savaşlarının başlayabileceğini vurguladı. Küresel ısınmanın Türkiye'yi etkilediğini ve özellikle Adana'nın bu olumsuzluklardan en çok etkilenen il olduğunu belirterek, TBB ve Adana Büyükşehir Belediyesi olarak bu konuda bir çalışma başlatma kararı aldıklarını açıkladı. "Küresel ısınmadan en çok etkilenen şehir Adana" ifadesini kullanarak, kentlerinin yaşadığı su sıkıntısının ciddiyetine işaret etti.

Başkan Karalar, Adana'nın geçmişte su bolluğu ile bilinen bir şehir olduğunu ancak su kaynaklarının dünyada, Türkiye'de ve Adana'da giderek azaldığını belirtti. Su sıkıntısının boyutlarını ortaya koyan çarpıcı istatistikler paylaşan Başkan Karalar, 2 milyar 100 milyon insanın temiz suya erişiminin olmadığını, her gün 700'den fazla çocuğun temiz suya erişememesinden kaynaklanan hastalıklar nedeniyle hayatını kaybettiğini ve son 100 yılda sulak alanların neredeyse yarısının kaybolduğunu ifade etti. 2030 yılına kadar 700 milyon insanın susuzluk nedeniyle göç edebileceğini öngören Karalar, Türkiye'nin ise "'sinin çölleşme riskiyle karşı karşıya olduğunu vurguladı. İçme suyu ve tarım sulama ihtiyacının Seyhan ve Ceyhan nehirlerinden karşılandığına da dikkat çekerek, bu kaynakların korunmasının önemini tekrar altını çizdi.