
Muratpaşa'da Şair Buluşmaları: Sanatta Direniş ve Estetik
Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, hızla tüketilen günümüz dünyasında...
Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aslı Özkırım, Kırklareli Ticaret ve Sanayi Odası tarafından yürütülen "Istranca Arıcılığının İklim Değişikliğine Uyum Kapasitesinin Arttırılması Projesi"nin kapanış programında yaptığı konuşmada, arı kayıplarının ve iklim değişikliğinin arıcılık sektörü üzerindeki etkilerine dair önemli tespitlerde bulundu. Özkırım, arıların çevresel zorluklara karşı gösterdikleri direnci ve iklim değişikliğine uyum sağlama kapasitelerinin artırılması gerekliliğine dikkat çekti.
Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) - Prof. Dr. Özkırım, konuşmasında gezegen tarihinin her zaman iklimsel değişimlere sahne olduğunu ancak insan faaliyetlerinin bu değişimleri hızlandırdığını vurguladı. Milyonlarca yıldır varlığını sürdüren arıların, buzul çağında bile hayatta kalmayı başardığını hatırlatan Özkırım, "Buzul çağında dinozorlar ve mamutlar yok oldu, ancak arılar hâlâ var. Kanat yapıları evrimsel süreçte değişmeden bugüne geldi. Bu, arıların çevresel koşullara ne kadar dirençli olduğunu gösteriyor" diyerek arıların adaptasyon yeteneklerine dikkat çekti. Ancak, bu direncin sınırsız olmadığının altını çizen Özkırım, arı popülasyonundaki kayıpların, özellikle kış mevsimi sonunda yoğunlaştığını ve bunun iklim değişikliğinin etkileri ile yakından ilişkili olduğunu belirtti.
Özkırım, arıların ekosistemdeki hayati rolüne değinerek, tohumlama ve biyoçeşitlilik açısından önemlerini hatırlattı. Arıların yok olmasının ekosistem üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini vurgulayan Özkırım, arıların iklim değişikliğine karşı direncinin artırılması için yapılacak çalışmaların ve uygulanacak stratejilerin önemine işaret etti. Bu kapsamda, arıcılık sektörünün iklim değişikliğine uyum kapasitesinin geliştirilmesi için sürdürülebilir ve bilimsel verilere dayalı çözümler üretilmesi gerektiğini ifade etti. Arıcılık sektörünün geleceği ve gıda güvenliği açısından arıların korunmasının hayati önem taşıdığını sözlerine ekledi.